kızımın odasını düzenlemeyi bitirdiğim şu sıralar şimdi de bir kız çocuğuna uygun oyuncak arayışlarındayım 🙂 aslında henüz almayacağım çünkü biliyorum ki bir sürü hediye gelecek :p ve ben o hediyelerle beraber aldığım irili ufaklı oyuncakları, bebekleri o minicik odaya sığdırmakta zorlanacağım. en iyisi bebeğimi bir kucağıma alayım azıcık oyuncakmış, bebekmiş farkına varacak iriliğe gelsin 🙂 ondan sonra hediyeleri yetersiz görürsem alırım ben prensesime oyuncaklarını 🙂 zaten daha şimdiden gardrobunun bir gözü oyuncak doldu denebilir.

bu arada şuan 39.haftamdayım 🙂 artık doğum yapmayı planladığım hastaneyi ve doğumu gerçekleştirecek doktoru belirledim kafamda. sanırım şafak 10 gün gibi birşey 🙂 karnımdaki yükten dolayı en hafif bir itiş kakış incinmelere sebep oluyor vücudumda. misal; bi hafta kadar önce beşiği hafifçe ittim, sonuç; beş altı gündür sürahi hanım gibi yürüyorum. kalçamı incittim. çürümüş gibi acıyor. neyseki uzun uzun yatar ve dinlenirsem hafifliyor artık 6 günden sonra. umarım doğumdan önce geçer bu acı. doğumu yaptırmayı planladığım doktorum %90 ancak doğum sonrası geçer dedi. :/ ama ben dinlenmeye vakit ayırırsam Allah’ın izniyle geçecek gibi doğumdan önce.

hello kitty’i ilk nerde gördüm ona nerde aşık oldum hiç hatırlamıyorum. o kadar sevimli bir figür ki herkes benim gibi seviyor sanıyordum hello kitty’i. ama gördüm ki seven tam seviyor sevmeyense nefret ediyor. kedileri sevmeyenler olur da hello kitty sevmeyen olmaz mı ama 🙂

yazım hello kitty severleri ilgilendiriyor, siz de benim gibi peluş hello kitty bebeklerinin hastası mısınız? 🙂