Öküz ve Odun Cinsinden Olan Erkekler Okusun

ÖKÜZ VE ODUN CİNSİNDEN OLAN (bknz.-> klasik türk erkeği) ERKEKLERE DERS VERMEYE KARAR VERDİM. BUNDAN SONRA ÇEŞİTLİ DUYGULAR VE GÖZLEMLERLE ESİNTİSEL OLARAK YAZDIĞIM (VE ÇALINTILADIĞIM) YAZILARLA CÜCÜKÜMSÜ BÜZÜK ACUR TİPİ BEYİNLERE İYİ BİR ŞEYLER ÖĞRETMEYE ÇALIŞACAĞIM. BÜZÜK VE CÜCÜK BEYİNLER BU YAZILANLARI EMİNİM İDRAK EDEMEYECEKLER, KAFALARI ALMAYACAK MUHTEMELEN. AMA BEN DUYARLI BİR TÜRK VATANDAŞI OLARAK GÖREVİMİ YAPMAK İSTİYORUM YİNEDE..

DERS 1: KADIN NASIL BİR VARLIKTIR?

Bir kadın çocuktur aslında. Çocuk gibi davranmayı sever. Erkeğin kendisine bir çocuğa gösterdiği şefkati göstermesini ister. Bir çocuğu okşar gibi incitmekten korkarak sevmeli erkek kadını. Ama hiç bir kadın çocuk muamelesi görmek istemez. Söylediği şeylerin dinlenilmesini, dikkate alınmasını ister. İstediğinde çocukluk yapmasına izin vereceksin, ama asla onu bir çocuk olarak görmeyeceksin. “Ağlarsan iğneci gelir sana iğne yapar” ya da “zırlarsan çingenelere veririm seni” muhabbeti yapıp aldatmayacak, yalan söylemeyeceksin. Çünkü Allah yaprağın hafifliğini, ceylanın bakışını, güneşin ışığını, rüzgarın kararsızlığını, tavşanın ürkekliğini, kıymetli taşların sertliğini, balın tadını, kaplanın yırtıcılığını, ateşin yakıcılığını, kışın soğuğunu ve kumrunun sevgisini karıştırıp kadını yarattı.

(yazar: can dündar, düzenleyen: ben)

Kuzum senin derdin ne?

Valla blog’u bir aç bir kapa artema gibi sallabaş oldu garibim. Ama dünyada hep denge olacak diye bir şey yok, dengesizlik de olacak ki denge anlaşılabilsin değil mi? 😛 Blogger sendromlarını ti’ye alırken ben de arızalandım iyi mi? Aç kapa aç kapa bakalım sonu nereye varacak bu işin 🙂

Evlilik

Sormuşlar:
evlilik nedir diye.
Eskiden demiş, kız tarafının ve erkek tarafının ailesi biraraya gelir,
yeni çiftin kuracağı yuva için beraber hazırlık yapar, yeni ev kurardı.
Tabi o zamanlar evler genelde bahçe içinde müstakil evlerdi.
O yüzden buna evlenmek denirdi.
Şimdi ise yeni evliler apartman dairelerinde yani katlarda oturuyorlar,
bu yüzden artık evlilik katlanmaktır demiş.

———————–

😛

Hikaye böyle..

İşin mecazi anlamını bir kenara bırakırsak evliliği gerçek manada “katlanmak” olarak düşünmek bazılarınca gerçekçi ve mantıklıymış gibi görünebilir, ama bana kalırsa katlanılmayacak dayanılmazlıkta olanların düşüncesinden başka kimsenin evlilik hakkındaki düşüncesi bu değildir. Kişiler kendilerini düşünceleriyle ele verir. Tıpkı dünyada hiç dürüst ya da namuslu insan kalmadığını, babasına bile güvenmeyeceğini söyleyen insanların kendi sahtekar, güvenilmez ve namussuz karakterlerini ele verdikleri gibi.